İstanbul Ticaret Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. İsrafil Kuralay, Geniş Açı Programında İsmail Mücahit Aydemir’in sorularını yanıtladı. İstanbul Ticaret Üniversitesi’ndeki yeni dönemin ele alındığı programda ilk olarak 6 Şubat’ta yaşadığımız deprem afeti konuşuldu. 6 Şubat Depremleri sonrasında İstanbul Ticaret Üniversitesi’nin tam anlamıyla seferber olduğunu vurgulayan Dr. Kuralay, ülkece gösterilen milli dayanışma ruhunun çok değerli olduğunu ifade etti. Programda ayrıca İstanbul Ticaret Üniversitesi'ndeki yeni dönem projelerinden söz eden Dr. Kuralay, yeni dönemde İstanbul Ticaret Odası’nın destekleri ile üniversite-sanayi ve üniversite-ticaret iş birlikleri geliştirileceğini anlattı. İstanbul Ticaret Üniversitesi, İletişim Bilimi ve İnternet Ensitüsü’nün Türkiye’de bir ilk olarak büyük bir önem taşdığını vurgulayan Dr. Kuralay, ‘‘Dijital çağda üniversitelere, akademisyenlere ve iletişimcilere büyük görevler düşüyor’’ ifadelerini kullandı. İstanbul Ticaret Üniversitesi’nin imkanlarını arttırmayı hedeflediklerini de sözlerine ekleyen Dr. Kuralay, ‘‘Eylül döneminde Eminönü kampüsümüzü faaliyete almayı planlıyoruz. Ayrıca İTO’nun restore etmiş olduğu Tarihi Liman Hanı da tüm üniversitemiz öğrencileri ve personeline hizmet vermeye başladı’’ ifadelerini kullandı.
Programı İzlemek İçin Tıklayın
‘‘Ülkemiz Bu Zor Günlerden Güçlenerek Çıkacaktır’’
Programda 6 Şubat’ta meydana gelen deprem afetine yönelik duygu ve düşüncelerini aktararak başlayan Dr. Kuralay, İstanbul Ticaret Üniversitesi’ndeki deprem yardımlarını anlattı. Dr. Kuralay, ‘‘Bu afetin büyüklüğünü henüz tam algılayabildiğimizi düşünemiyorum. Millet olarak, gerçekten acımız büyük. On binlerce insanımız vefat etti, yaralandı veya göç etti. Hayvanlarımız, tarihi eserlerimiz, köylerimiz büyük zararlar gördü. Burada bir ve beraber olarak müthiş bir dayanışma ruhu ve devlet-millet iş birliği ortaya konuldu. Ben ülkemizin bu süreçten çok hızlı bir şekilde çıkacağını, bu yıkımdan güçlenerek çıkacağını düşünüyorum’’ ifadelerini kullandı.
‘‘İstanbul Ticaret Üniversitesi Seferber Oldu’’
Dr. Kuralay, ‘‘Üniversitemiz öğrencilerini özellikle tebrik ediyorum, büyük duyarlılık gösterdiler. Özellikle Genç Kızılay topluluğu, diğer toplulukları da yanlarına alarak büyük bir dayanışma örneği gösterdiler. Ayrıca Psikoloji bölümümüz depremzedelere ücretsiz terapi desteği veriyor, bu da çok mutluluk veren bir durum. Akademisyen hocalarımız, bir hesap üzerinden yardımlarını AFAD’a iletti. Bir de üniversitemizin bağlı olduğu kuruluş olan İTO’nun 100’e yakın tır ile yaptığı yardım gerçekten çok önem arz ediyor. Katkı veren herkesi tebrik ediyorum ve teşekkür ediyorum’’ şeklinde konuştu.
‘‘Üniversitemizin Yeni Döneminde Çok Sayıda Projelerimiz Var’’
‘‘Ülkemizin akademik hayatına büyük katkılar sunmuş olan İstanbul Ticaret Üniversitesi’nde, kurulduğu günden beri çok güzel çalışmalar yapılmış ve binlerce öğrencimiz mezun olmuştur’’ diyen Dr. Kuralay, ‘‘Bundan sonra da bu çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Burada güzel şeyler yapılıyor, bunları çoğaltacağız. Özellikle öğrencilerimizin aidiyet bağlarının arttırılması ve yönetim süreçlerine de dahil olmalarını önemsiyorum. Üniversitemizin akademik niteliğini arttırma hususunda da çabalarımızı arttıracağız’’ ifadelerini kullandı.
‘‘Enstitülerimiz ve Hazırlık Okulumuz Eylül’de Eminönü’nde Olacak’’
Dr. Kuralay ‘‘Tabii ki sorunlarımız var, onları da çözmek için gayret içerisinde olacağız. Örneğin Eminönü’ndeki binamızı Eylül dönemine yetiştirerek enstitülerimiz ve hazırlık okulumuz için hazır hale getirmiş olacağız. Bunun dışında da üniversitemizin kampüs imkanlarını arttırmak için farklı projelerimiz de var’’ şeklinde konuştu.
‘‘Üniversite ile İTO arasındaki İlişkiyi Daha Güçlü Hale Getireceğiz’’
İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) İstanbul Ticaret Üniversitesi’ne olan destekleri bağlamında sorulan soruya yanıt veren Dr. Kuralay, ‘‘İTO 140 yıllık geçmişi olan dünyanın en büyük odalarından bir tanesi. Böyle bir odanın üniversitesi olmak bize de heyecan veriyor. Üniversite ile Oda arasındaki ilişkiyi daha güçlü hale getireceğiz. İTO’daki komiteler, yönetim ve meclis ile üniversitedeki akademik faaliyetleri bir araya getirerek daha iyi bir eğitim olması için iş dünyasının akademiden daha fazla faydalanmasını, akademinin de iş dünyasından daha fazla faydalanmasını sağlamamız gerekiyor. Hep iş dünyası ve akademinin farklı yönlere gittiğine yönelik algı vardır, ben ikisinin birlikte ve birbirlerini destekleyerek ilerlemeleri gerektiğini düşünüyorum. Akademi iş dünyasının kurumsallaşması, büyümesi, markalaşması için destekler verirken, iş dünyası da dünyadaki trendleri akademi ile değerlendirerek daha büyük markalaşma süreçlerine girebilecektir’’ ifadelerini kullandı.
‘‘İletişim Bilimi ve İnternet Enstitüsü, Türkiye’de Bir İlk’’
‘‘İletişim Bilimi ve İnternet Enstitüsü, İstanbul Ticaret Üniversitesi’nde Türkiye’de bir ilk olarak kurulan ve çok önemsediğim bir enstitü. Enstitümüzün yeni dönemde artık daha fazla multidisipliner çalışmalar yürütmesi gerekiyor, bu dönem bunları daha da arttıracağız. Mesela sosyal medyanın etkileri konusunda çok disiplinli bir bakış ile küresel bir çözüm üretilmesi gerekiyor. Sorunların yerelde kalmadığı dijital çağda, çözüm yollarının sadece yerel olmaması gerekiyor. Yurttaş gazeteciliği ve sosyal medya gerçekten büyük fırsatlar sunuyor, depremde de faydalarını gördük, ancak riskler de barındırıyor. Sosyal medya, kişiden tüm kitleye ileti içeriyor. Herkesi eğitemeyeceğinize göre, sorumluluk yüklenmesi gerektiğini düşünüyorum. Burada herkesin bilinçli olması, herkesin sorumlu olması gerekiyor, çünkü iletişim herkes için var. Ancak bize düşen iletişim mesleğinin korunması. Bu gazetede, televizyonda ve radyoda başarıldı. Bir disiplin altına alındı ve kurumsal sistem oturdu. Ancak dijital medyada çok kaotik bir durum var ve bu alanda akademik çalışmaların arttırılarak çözümler bulunması gerekiyor’’ ifadelerini kullandı.
‘‘Üniversite – Sanayi İş Birliğini Somut Adımlarla Geliştireceğiz’’
‘‘Bu kavram çok klişe bir kavram ama bunun altını dolduracak olan bizleriz. Bu dönemde biz İTO ve üniversitemiz arasındaki ilişkiyi daha da arttırabilir ve kalıcı hale getirebiliriz. Üniversite ile ticaret erbabını ve başarılı iş insanlarını öğrencilerle bir araya getirmek ve öğrencilerin iş hayatıyla tanışma fırsatı sunmak amacımız. İstanbul Ticaret Odası bünyesinde ilişkilerimizi güçlendirerek üniversitemizle akademik yayınların ve çalışmaların arttırılmasını planlıyoruz. Sağ olsun kıymetli başkanımız Şekip Avdagiç, üniversitemize her türlü desteği her fırsatta dile getiriyor’’ şeklinde konuştu.
‘‘Liman Han’ı Öğrencilere ve Akademisyenlere Büyük Fırsat’’
Tarihi Liman Han’ın İTO tarafından restore edildiğini ifade eden Dr. Kuralay, ‘‘Orada Kitap İstanbul diye bir imkânımız var. Hem öğrencilerimiz hem akademisyenlerimiz için kitap okuma salonları, ihtisas kütüphaneleri ve araştırma merkezlerimiz var. Bu imkanları hem öğrencilerimiz hem akademisyen ve personelimiz kullanabilir. Burada üniversite sanayi iş birliğine ticaret iş birliğini de eklememiz gerekiyor. Hem marka insanlarımız olacak sektörlerde hem üniversitelerde hem de iş dünyasında’’ ifadelerini kullandı.
‘‘Uluslararası Öğrencilerimizin Sayısı Artıyor’’
Dr. İsrafil Kuralay, ‘‘Üniversitemiz 1200 civarında uluslararası öğrenciye sahip. Onlar bizim için çok önemli. Hem lisansta hem yüksek lisansta hemen hemen dünyanın bütün ülkelerinden öğrencilerimiz buluyor. Karşılıklı olarak kültür alışverişi, insanlık açısından barışçıl bir zemin oluşmuş oluyor. Bundan sonraki süreçte uluslararası öğrencilerin katılması için daha fazla çalışmalar gerçekleştireceğiz. Dünyanın birçok ülkesinde, Türkiye’deki üniversitelerden mezun olmuş üst düzey yöneticiler ve hatta başbakanlarla vs. karşılaştım. Misafir öğrencilerimizle mezun olmalarından sonra da mezunlar derneğimizle birlikte iletişimimizi sürdürmeye devam edeceğiz’’ şeklinde konuştu.