''Türk Dünyasında Tarih Bilinci Artıyor'' Prof.Dr. Mualla Uydu Yücel Konuğumuz Oldu.

''Türk Dünyasında Tarih Bilinci Artıyor'' Prof.Dr. Mualla Uydu Yücel Konuğumuz Oldu.

İstanbul Ticaret Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Zebiniso Kamalova, İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mualla Yücel’i Geniş Açı’da Konuk Etti. Türk Dünyası Meselesi kapsamında ‘‘Türkistan’dan Türkiye’ye Yolculuk: Bilinç ve Hafıza’’ başlıklı düzenlenen programda Prof. Yücel, Türkistan coğrafyasına ve Türk dünyasına dair yaptığı çalışmalara yönelik önemli tespitler paylaştı.

‘‘Türk Dünyasında Tarih Bilinci Artıyor’’

‘‘Sovyetler Birliği ile biz Türk Dünyası ile olan ilişkilerimiz zayıfladı ve öğrencilere de bilinç uzun bir dönem bu aktarılamadı’’ diyen Prof. Yücel, ‘‘Zor şartlar içinde biz o coğrafyaya gittik ve 300 yıllık Sovyet hakimiyeti oradaki kardeşlerimizin düşünce dünyasının çok farklı şekillenmesine sebep oldu. Bizi birbirimizden ayırmak isteyen sözler, beni çok üzmüştü. Şimdi gittiğimizde o bağların ne kadar güçlü olduğunu görüyoruz. Türk devletlerinin hepsi bu tarih bilincinin gelecek nesillere aktarılması için çok önemli ve ciddi çalışmalar yapıyorlar. Kökümüz bir, biz hepimiz aynı ağacın dallarıyız. Bu tarih bilinci gerçekten çok önemli. Bunun gelecek kuşaklara aktarılması gerekiyor’’ ifadelerini kullandı.

‘‘Türkistan Coğrafyasında Dil ve Kültür Korunmaya Çalışılıyor’’

Kültür ve medeniyet ortaya koyma konusunda dilin çok önemli bir yeri olduğunu ifade eden Prof. Yücel, ‘‘Milli benliğin ve kimliğin oluşmasında dilin ve edebiyatın çok önemli bir yeri vardır. Biz Kazakistan’a gittiğimizde ‘ikimiz de Türk’üz, neden Rusça konuşuyoruz?’ diye soruyordum. Kişisel olarak buna dikkat ederdim ama bu bağlamda devlet eliyle de önemli çalışmalar yapıldı. Nursultan Nazarbayev’in bu konudaki destekleri ve özel çabaları ile Kazak kimliğinin oluşması ve Kazak dilinin edebi derinliğini gösterecek tedbirler aldı ve uyguladı. Bugün Türkistan coğrafyasındaki Türklerin, Kazakistan gibi kendi dillerini kullanabilmesi ve medeniyetlerini inşa etmeleri gerçekten memnuniyet verici. Sovyetler’in 300 yıllık bir baskısına rağmen, Türk dünyası kendi dilini ve kültürünü korumayı başarmış. Türk dünyasının birliğini öne çıkaracak faaliyetlerin artarak devam etmesini diliyorum’’ şeklinde konuştu.

‘‘Bizim En Büyük Referansımız, Kendi Tarihimiz’’

‘‘Tarihimizi her yönüyle iyi bir şekilde anlatmak ve tarih bilincine vakıf olmamız gerekiyor. Bunu bilirsek kendimizi ve bugünümüzü daha iyi anlayabilir, tahlil edebilir ve yarınımızı inşa edebiliriz’’ diyen Prof. Yücel, ‘‘Kendi tarihimizde güçlü kadını da buluruz, güçlü aileyi de buluruz, güçlü yöneticiyi de buluruz. Bizim tarihimiz başka milletlerin tarihine benzemiyor. Ben bunları derslerimde gençlere de sürekli söylüyorum’’ ifadelerini kullandı.

Programı İzlemek İçin Tıklayın

Haber: İsmail Mücahit Aydemir

×