İletişim Fakültesi Sanat Günleri’nin bu ayki konuğu, sokak fotoğrafçısı Hakan Yaşar oldu. Hibrit gerçekleşen etkinliğin sunuculuğunu Medya ve İletişim 1. Sınıf öğrencisi İlayda Gümüş üstlendi.
Meslek hayatına çok uluslu bir şirkette dijital pazarlama yöneticisi olarak başlayan ancak içindeki fotoğraf tutkusu sebebiyle işi bırakıp tamamen fotoğrafa yönelen Hakan Yaşar, mesleki geçiş sürecini anlattıktan sonra, sokak fotoğrafçılığına yönelik önemli teknik bilgiler ve ipuçları verdi.
Hikâyesi Olan Fotoğraflar Çekmek
Sokağın nabzını tutan bir fotoğrafçı olarak dikkat ettiği en önemli konunun, “bir hikâyesi olan fotoğraflar çekmek” olduğunu söyleyen Yaşar, öğrencilere bu hikâyeleri fark edebilmeleri için iyi bir gözlemci olmalarını tavsiye etti.
Yaşama Müdahale Etmeden Belgelemek
Sokakta fotoğraf çekmenin önemli zorluklarından birinin de yaşama müdahale etmeden, insanlara rahatsızlık vermeden fotoğraf çekebilmek olduğunu belirten Yaşar; hiçbir zaman fotoğrafçı duruşunu zedeleyecek bir tavır sergilemediği için, sokaktaki insanlardan olumsuz tepki almadığını dile getirdi.
“Sokak Fotoğrafçısı Yaşamla Arasına Engel Koymamalı”
Hakan Yaşar, sokak fotoğrafı çekmek isteyenlere; “Makineyi alıp dışarıya adımınızı atın. Fotoğrafçılık sokağa adımını attığın an başlıyor. Fotoğraf çekerken kulaklık veya güneş gözlüğü kullanmanızı tavsiye etmem. Fotoğrafçı ile yaşamın arasında bir engel olmamalı. Tüm algılarınız açık olmalı, böylece gerekli ilhamı yakalayabilirsiniz. Şans ve ilham perisi bu şekilde sabreden ve gayret gösterenlerin her zaman yanında olacaktır.” tavsiyelerini verdi.
Söyleşi bitiminde öğrencilerden gelen çok sayıda soruyu yanıtlayan Yaşar’a, İletişim Bilimi ve İnternet Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Füsun Alver, bir teşekkür plaketi verdi.
İletişim Fakültesi Sanat Günleri gelecek aylarda sanat ve iletişimin kesişim noktalarında buluşan konuklarıyla ilham vermeye devam edecek.
Haber: Bahar Mert
Fotoğraflar: Miray Balcı
