ACI TATLI TANIKLIKLARLA İSTANBUL’DA PANDEMİ

ACI TATLI TANIKLIKLARLA İSTANBUL’DA PANDEMİ

İletişim Uzmanı, Fotoğrafçı ve İstanbul Ticaret Üniversitesi Medya ve İletişim Çalışmaları doktora öğrencisi E. Hilal Korucu, İstanbul’un pandemi sürecini tüm yönleriyle fotoğrafladı. Çocukların karantina sonrası parktaki oyun coşkusu, yaşlıların izin günlerinde İstanbul’un tenha sokaklarda özgürlüğün tadını çıkarışı, yoğun bakımdaki yaşam mücadelesinin yer aldığı siyah beyaz 70 fotoğraf, Maltepe Belediyesi Prof. Dr. Türkan Saylan Kültür Merkezi Sergi Salonu’nda sanatseverlerle buluşacak.

Şehir, insan ve bellek temasıyla; pandemi sürecinde gündelik hayatın farklı anlarından tanıklıkların yer aldığı ‘Pandemi İstanbul’ isimli fotoğraf sergisi sanatseverlerle buluşmaya hazırlanıyor. Pandemi sürecinin bireysel ve toplumsal hafızaya aktarılan yansımalarını kayıt altına alan İletişim Uzmanı ve Fotoğrafçı E. Hilal Korucu’nun acı ve tatlı tanıklıklarının yer aldığı fotoğraflardan oluşan sergi, Maltepe Belediyesi Prof. Dr. Türkan Saylan Kültür Merkezi Sergi Salonu’nda 28 Kasım tarihinde ziyarete açılacak. Tamamı siyah beyaz fotoğraflardan oluşan sergi 70 seçkiden oluşan ‘Pandemi İstanbul’ sergisi, 16 Aralık Perşembe gününe kadar 10.00 ile 20.00 saatleri arasında gezilebilecek.

“TANIKLIK HİKAYEYE AİT OLMAKTIR”

Sergi hakkında değerlendirmede bulunan E. Hilal Korucu, insanın fotoğraf çekerken an ve mekânın bir parçası olduğunu belirterek, “Tanıklık aynı zamanda hikâyeye ortak olmaktır. Benim kişisel pandemi öyküm; bu yönüyle yüzlerce insanı, mekânı, duyguyu barındırıyor. Çocukların aylarca evde kaldıktan sonra parklardaki oyun coşkusu, yaşlıların izin günlerinde tenha sokaklarda özgürlüğün tadını çıkarışları, pandemi sebebiyle vefat eden insanların gasilhanelerdeki suskun vedaları, mesafeli Cuma namazlarında aralarına girip çekim yaptığım erkek cemaatin şaşkınlığı, yoğun bakımda yatan hastaların yaşam mücadelesi, mezarlıkta toprağı henüz kurumamış insanların iki tarih aralığına sığan hikâyeleri benim öykümün unutulmazları. Tüm zorluğuna, yoruculuğuna rağmen bir şans olarak gördüğüm bu süreç, çok değerli deneyimler yaşattı bana. İstanbul’un 14 ilçesinde dört mevsim yağmuru, karı, sıcağı, rüzgârı yaşadım. Çoğu zaman kişisel yaşamımın olağan seyrinde yoluma çıktı fotoğraf kareleri. Yolculuk öncesi havaalanında beklerken, konserde müzik dinlerken, Ramazan ayında pide almak için fırına gittiğimde, iş icabı bir açılış programında bulunurken. Bazen de sürüklendim insan öykülerinin peşinden” dedi.

×